Nisan 2016

Nisan 2016 / (24 - 1)

Mide nöroendokrin tümör: olgu sunumu

Sayfa Numaraları
18-20
Yazarlar
Ferzan AYDIN1, Ahmet UYANIKOĞLU2, Necati YENİCE2, Rıza ALTUNBAŞ1, Hüseyin DURSUN1, M. Akif İZGİ1, Osman YÜKSEKYAYLA1, Sezen KOÇARSLAN3
Kurumlar
Harran Üniversitesi, Tıp Fakültesi, 1İç Hastalıkları Anabilim Dalı, 2Gastroenteroloji Bilim Dalı, 3Patoloji Anabilim Dalı, Şanlıurfa
Özet
Mide nöroendokrin tümörler nadir tümörlerdir. Çoğu zaman semptom vermeyip tesadüfen tespit edilmektedir. Bu olguda asemptomatik, tesadüfen tespit edilen mide nöroendokrintümör olgusu sunulacaktır.
Anahtar Kelimeler
Nöroendokrin tümör, mide
Giriş
Nöroendokrin tümörler (NET) nadir tümörlerdir. Mide tü- mörlerinin %1’inden azını oluştururlar. Mide yerleşimli NET ise gastrointestinal nöroendokrin tümörler içerisinde %6 gibi çok daha küçük bir grubu oluşturur (1). Nonfonksiyonel tü- mörler erken dönemde semptom vermezken, tümörün büyü- mesi ve kitle etkisi ile karın ağrısı, ikter, bulantı ve kusma gibi semptomlara neden olurlar. (2). Bu yazıda asemptomatik, tesadüfen tespit edilen mide NET olgusu sunulmuştur.
Olgu
NET’ler vücudun herhangi bir yerinde nöroendokrin sistemden köken alan tümörlerdir. NET insidansı 0.2/100.000 kişi olup tüm kanserlerin %0.5’ini oluşturur (3). NET’lerin üçte ikisi gastrointestinal sistemde, dörtte biri akciğerde, diğerleri ise diğer endokrin dokularda görülür. Gastrointestinal NET, 2/100.000 olgu/yıl insidansına sahip nadir tümörlerdir (1). Gastrointestinal kanalda en sık ileum, apendiks ve rektumda görülür. Olguların %6’sı gibi küçük bir kısmında mide tutulumu vardır (2,4). Ancak son yıllarda mide NET’lerde bir artış görülmektedir. Bu gerçek bir artış olabileceği gibi, endoskopik inceleme sıklığının artması, bu tür lezyonların tanınması ve patolojik tanı koyma yöntemlerinin daha etkin kullanılmasına bağlı görece bir artış da olabilir (5). Bu olgu nadir görülen bir antite olduğundan sunulmuştur. Üç tip mide NET tanımlanmıştır. Tip1 ve Tip2 mide NET hipergastrinemi ile ilişkilidir ve genellikle düşük metastaz potansiyeline sahiptirler. Tip3 mide NET hipergastrinemi ile ilişkisizdir ve yüksek metastaz potansiyeline sahiptirler. Mide NET gelişiminden gastrin, genetik faktörler, büyüme faktörleri ve matriks regülasyon proteinleri gibi birçok faktör sorumlu tutulmuştur. NET’lerin %60-70’inde klinik bulgu oluşturan hormon fonksiyonu yoktur. Nonfonksiyonel tü- mörler tümörün büyümesi ve kitle etkisi ile karın ağrısı, ikter, bulantı ve kusma gibi semptomlar verirler (1). Olgumuzda karın ağrısı dışında herhangi bir semptom yoktu. Epigastrik ağrı nedeniyle yapılan gastroskopide tesadüfen tespit edilen polipler rezeke edilerek yapılan patolojik incelemede tanı konuldu. Hastada gastrin düzeyi bakılmamış olmakla birlikte uzun süre PPİ kullanımı hipergastrinemiye neden olarak etyolojide rol oynamış olabileceği düşünüldü. Günümüzde en uygun tedavi primer lezyonun endoskopik veya cerrahi olarak çıkarılmasıdır (6). Tümörün büyüklüğü bir cm’den küçük ve sayısı üç- beşten az ise tercihen endoskopik polipektomidir (7, 8). Tümör bir cm’den büyük ve sayısı beşten fazla ve uzak metastaz yok ise tercih edilen tedavi cerrahi olarak tümörün çıkarılmasıdır (9). Uzak metastaz saptanan mide karsinoid tümörlü hastalarda diğer NET’ler gibi medikal, kemoterapi, hedeflenmiş radyoaktif tedavi, giri- şimsel radyolojik tedavi seçenekleri mevcuttur (9). Olgumuz- da tespit edilen 2 adet polip; poliplerin 1 cm’den küçük olması ve metastaz tespit edilmediği için polipektomi ile tedavi edildi ve takibe alındı. Endoskopisinin yaygın kullanımı, biyopsinin hemen hemen rutin hale gelmesi ve histopatolojik tanı yöntemlerindeki gelişmeler nedeniyle mide NET polipleri giderek daha sık oranda tespit edilmektedir. Gastroskopide saptanan poliplerde, NET olasılığı akılda tutulmalıdır, tanı patolojik olarak özel boyamalar ile konulur. Bir cm’den küçük ve sayısı beşten az mide NET’lerde endoskopik polipektomi yeterlidir.
Tartışma
NET’ler vücudun herhangi bir yerinde nöroendokrin sistemden köken alan tümörlerdir. NET insidansı 0.2/100.000 kişi olup tüm kanserlerin %0.5’ini oluşturur (3). NET’lerin üçte ikisi gastrointestinal sistemde, dörtte biri akciğerde, diğerleri ise diğer endokrin dokularda görülür. Gastrointestinal NET, 2/100.000 olgu/yıl insidansına sahip nadir tümörlerdir (1). Gastrointestinal kanalda en sık ileum, apendiks ve rektumda görülür. Olguların %6’sı gibi küçük bir kısmında mide tutulumu vardır (2,4). Ancak son yıllarda mide NET’lerde bir artış görülmektedir. Bu gerçek bir artış olabileceği gibi, endoskopik inceleme sıklığının artması, bu tür lezyonların tanınması ve patolojik tanı koyma yöntemlerinin daha etkin kullanılmasına bağlı görece bir artış da olabilir (5). Bu olgu nadir görülen bir antite olduğundan sunulmuştur. Üç tip mide NET tanımlanmıştır. Tip1 ve Tip2 mide NET hipergastrinemi ile ilişkilidir ve genellikle düşük metastaz potansiyeline sahiptirler. Tip3 mide NET hipergastrinemi ile ilişkisizdir ve yüksek metastaz potansiyeline sahiptirler. Mide NET gelişiminden gastrin, genetik faktörler, büyüme faktörleri ve matriks regülasyon proteinleri gibi birçok faktör sorumlu tutulmuştur. NET’lerin %60-70’inde klinik bulgu oluşturan hormon fonksiyonu yoktur. Nonfonksiyonel tü- mörler tümörün büyümesi ve kitle etkisi ile karın ağrısı, ikter, bulantı ve kusma gibi semptomlar verirler (1). Olgumuzda karın ağrısı dışında herhangi bir semptom yoktu. Epigastrik ağrı nedeniyle yapılan gastroskopide tesadüfen tespit edilen polipler rezeke edilerek yapılan patolojik incelemede tanı konuldu. Hastada gastrin düzeyi bakılmamış olmakla birlikte uzun süre PPİ kullanımı hipergastrinemiye neden olarak etyolojide rol oynamış olabileceği düşünüldü. Günümüzde en uygun tedavi primer lezyonun endoskopik veya cerrahi olarak çıkarılmasıdır (6). Tümörün büyüklüğü bir cm’den küçük ve sayısı üç- beşten az ise tercihen endoskopik polipektomidir (7, 8). Tümör bir cm’den büyük ve sayısı beşten fazla ve uzak metastaz yok ise tercih edilen tedavi cerrahi olarak tümörün çıkarılmasıdır (9). Uzak metastaz saptanan mide karsinoid tümörlü hastalarda diğer NET’ler gibi medikal, kemoterapi, hedeflenmiş radyoaktif tedavi, giri- şimsel radyolojik tedavi seçenekleri mevcuttur (9). Olgumuz- da tespit edilen 2 adet polip; poliplerin 1 cm’den küçük olması ve metastaz tespit edilmediği için polipektomi ile tedavi edildi ve takibe alındı. Endoskopisinin yaygın kullanımı, biyopsinin hemen hemen rutin hale gelmesi ve histopatolojik tanı yöntemlerindeki gelişmeler nedeniyle mide NET polipleri giderek daha sık oranda tespit edilmektedir. Gastroskopide saptanan poliplerde, NET olasılığı akılda tutulmalıdır, tanı patolojik olarak özel boyamalar ile konulur. Bir cm’den küçük ve sayısı beşten az mide NET’lerde endoskopik polipektomi yeterlidir.
Kaynaklar
1. Hemminki K, Li X. Incidence trend sand risk factors of carcinoid tumors. A nation wide epidemiologic study from Sweden. Cancer 2001;92:2204-10. 2. Mougey AM, Adler DG. Neuroendocrine tumors: Review and clinical update. Hospital Physician 2007;51:12-20. 3. Yao JC, Hassan M, Phan A, et al. One hundred years after carcinoid: epidemiology and prognostic factors for neuroendocrine tumors in 35.825 cases in United States. J Clin Oncol 2008;26:3063-72. 4. Modlin IM, Lye KD, Kidd M. A 5-decade analysis of 13.715 carcinoid tumors. Cancer 2003;97:934-59. 5. Modlin IM, Lye KD, Kidd M. A 50-year analysis of 562 gastric carcinoids: small tumor or larger problem? Am J Gastroenterol 2004;99:23-32. 6. Solcia E, Fiocca R, Sessa F, et al. Morphology and natural history of gastric endocrine tumours. In: R. Hakansonand F. Sundler, Editors, Thestomach as an endocrine organ, Elsevier, Amsterdam 1991:473-98. 7. Arslan İ, Uyanıkoğlu A, Aydoğan T, Yenice N. Otoimmün hepatite bağlı karaciğer sirozu ve gastrointestinal nöroendokrin tümör birlikteliği olan nadir bir olgu. Yeni Tıp Dergisi 2014;31:128-30. 8. Demir M, Ataseven H, Gen R. Tip 1 mide karsinoid tümörün endoskopik polipektomi ile tedavisi: Bir olgu sunumu ve literatürün incelenmesi MN Dahili Bilimler 2009;1:31-36. 9. İlhan E, Yıldırım M, Selek E, et al. Midenin multipl karsinoid tümörü: Olgu sunumu. Ege Tıp Dergisi 2004;43:65-7. 10. Pinchot SN, Holen K, Sippel RS, Chen H. Carcinoid tumors. Oncologist 2008;13:1255-69.
Tübitak Ulakbim Crossreff Doi
Web Tasarım : Turna Tasarım ®
Web Tasarım
: Turna Tasarım ®
X
Üye Girişi
Şifremi Unuttum Üye Ol Aktivasyon Linki Gönder
X
Şifremi Gönder
Giriş Yap Üye Ol Aktivasyon Linki Gönder
X
Üye Ol
Şifremi Unuttum Giriş Yap Aktivasyon Linki Gönder
X
Aktivasyon Linki Gönder
Giriş Yap Üye Ol Şifremi Unuttum

İBS Farkındalık Ayı

İBS Farkındalık Ayı