Kurumlar
Zonguldak Karaelmas Üniversitesi Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Anabilim Dalı, Gastroenteroloji Bilim Dalı, Zonguldak
Giriş
Baş boyun kanserli (BBK) hastalarda, çekme yöntemi ile yapılan perkütan endoskopik gastrostomi (PEG) tekniği olguların
en az %30?unda başarısız olmaktadır. Çekme tekniği ile yapılan PEG işleminde stoma enfeksiyonu ve daha düşük olmakla
beraber kanser hücresinin yayılım riski bulunmaktadır. Bu
çalışmada yeni geniş çaplı bir trokar içinden 20F çapında besleme
tüpünün intruducer PEG tekniği ile uygulanılabilirliği
araştırılmış. Bu amaçla farengo-özofageal stenozu olan 23 ve
trismusu olan 9 BBK olgusunda Karnofsky indeksi 50?nin altı
nda olması, solunum yetmezliği, asit, daha önce geçirilmiş
gastrektomi, karın ön duvarı transilluminasyonunun olmaması,
solunum yetmezliği, peritonit, karın ön duvarı enfeksiyonu,
intestinal tıkanıklık varlığı çalışmaya alınmama kriterleri
olarak kabul edilmiş. Tüm hastalara cefazolin 2 g iv, işlemden
30 dakika önce enjekte edilmiş. Bu yeni trokar 10
mm çapında çelikten yapılmış olup, yan fissür ve distalinde
konikal uç olan obturatör (örtücü) mevcut imiş. Yan fissürden
20F gastrostomi kateteri rahatça geçebilmekte ve konikal
ucun karın ön duvarına daha az travmatik olduğu bildirilmektedir.
Gastropeksi sütürleri arasına gelecek şekilde 10 mm?lik karın cildi kesisi yapıldıktan sonra, trokar endoskopik
gözlem ile karın/mide duvar katmanlarını fikse edecek şekilde
basınç ile mide içine sokulmuş. Obturatör çıkartıldıktan
sonra 20F kateter yan yarıktan içeri yerleştirilebilmiş. Ardından
mide içinde balon şişirilmiş ve besleme tüpü mide içinde
sabitlenebilmiş. İşlem her hastada başarılı olmuş, hiçbir olguda
komplikasyon gelişmemiş ve yine hiçbir olguda tümör dilatasyonu
yapılmadan 5.9 mm?lik pediatrik gastroskopla işlemler
12-25 dakika içinde gerçekleştirilmiş. Gastrostomi hattında ağrı olguların çoğunda hafif iken birinde ciddiymiş.
Taşikardi ve karında hassasiyet gelişen olguda eksploratif laparotomi
uygulanmış. Ancak, perforasyon, batına mide içeriğinin geçişi veya ek cerrahi gerektirecek bir bulguya rastlanmamı
ş ve olgu kısa süre içinde kendiliğinden toparlamış. Bu
olguda ağrının nedeni olarak ciddi pneumoperitoneum olduğu düşünülmüş. Balon yırtılan 2 olguda ise gatrostomi hattından
beslenme tüpü yerleştirilmiş. İşleme bağlı mortalite hiçbir
olguda görülmemiş.
YORUM
Biliyoruz ki, çekme tekniği ile yapılan PEG uygulamasının başarı
sı BBK olgularda %80?lere kadar inebilmektedir. Bunun
nedeni, neoplastik farengoözofageal stenoz, trismus olarak sayı
labilir. Bu olgularda pediatrik endoskoplar kullanılsa dahi,
gastrostomi tüpüne ait 25 mm?lik iç bumperın mideye yerleştirilebilmesi
mümkün olmayabilmektedir. Farengo-özofageal
darlığın buji ve balon ile genişletilebilmesi perforasyon ve kanama
riski taşımaktadır. Bu uygulamanın çeşitli daha invaziv
alternatişeri, cerrahi gastrostomi, rijid larengoskop kullanımı
veya farenks cerrahisi sırasında tümör rezeksiyonu sonrası
PEG yerleştirilmesi olarak sayılabilir. Diğer bir yöntem ise
introducer tekniği ile yapılan PEG uygulamasıdır. Bu uygulamayı
çekme tekniği ile karşılaştıran birkaç adet araştırmada,
daha düşük peristomal infeksiyon ve aspirasyon pnomoni riski
ve daha kısa süreli hastanede kalış süresi sağladığı raporlanmı
ştır (Tucker AT, et al. Laryngoscope 2003, Deitel M, et
al. Can J Surg 1988, Toyama Y, et al. Surg Endosc 2007). İlk
uygulamalarda introducer tekniği ile başarı düşük iken, bu
yönteme gastropeksi eklenmesi ile başarı oranları yükseltilmiştir.
Gastropeksi ile bu çalışmada olduğu gibi güvenli olarak
mideye girilebilmektedir. Bu çalışmada yazarların vurguladığı
en önemli nokta, SLIC ve ekstrakorporeal PEG yöntemlerinden
farklı olarak tek aşamalı olarak trokar ile mideye girilebilmesidir.
Diğer önemli bir nokta ise bu kadar büyük bir
trokar ile karın ön duvarı ve mideden geçilmesine rağmen
çok ciddi ağrının sadece bir hastada olmasıdır. Hafif ağrı tüm
hastalarda olmakla beraber bu olguların %73?ünde 20 gün
içinde tam olarak ağrı palyasyonu olduğu dikkatimizi çekmiştir.
Yani, potansiyel ağrı sorunu bu yöntemin uygulanmaması
için bir neden değildir.
Bu çalışmada tüm hastalara profilaktik antibiyotik uygulanması
yapıldığı görülmektedir. Halbuki, bir çok çalışmada belirtildiğ
i gibi introducer tekniği ile yapılan PEG uygulamaları
nda profilaktik antibiyotik kullanım endikasyonu yoktur.
Yazarlar bu konuda açıklamalarını, yeni bir cihaz uygulayacakları
için antibiyotik kullanım gerektiğini ifade etmişlerdir.
Diğer bir nokta ise çekme tekniği ile yapılan PEG uygulaması
nda düşükte olsa (<%1) tümör yayılımı riski bulunmaktadı
r. Bu çalışmada ise işlem sonrası olguların kısa süreli takibi
nedeni ile gastrostomi hattında ortaya çıkabilecek metastaz
açısından bir bilgi mevcut değildir.
Sonuç olarak bu yeni trokarla, mide ve karın ön duvarı gastropeksi
ile birleştirildikten sonra, tek bir uygulama ile 20F
balonlu besleme kateteri başarı ile majör bir komplikasyon olmadan
uygulanabildiği anlaşılmaktadır. Bu yeni trokarın sayesinde
BBK?li faringo-özofageal darlığı veya trismusu olan olgularda
PEG yerleştirilmesinde belirgin kolaylık ve hız sağlayacağı
görülmektedir.